Toplumsal olgular bireysel ve toplumsal algılara neden olurlar. Kişi toplumda yer edinme ve
bu edinimleri devam ettirme eğilimindedir. Bu edinim bazen kendiliğinden olurken bazen de
olguların algısı şeklinde gerçekleşir. Marjinal gruplarda bireysel yönlendirme ve etkin takip
söz konusu olurken, sosyal ve büyük oluşumlarda geneli yansıtan bir yaklaşım olur ya da olmalıdır.
İnsanların kitle iletişim araçlarının tamamını kullanmaması ve bilgi kanallarının tamamına
ulaşamamış olması enformasyonun eksik tamamlanması olarak algılanabilir. Bu ait olduğu değerlerin
kişiye olan baskınlığından da kaynaklanabilir. Seküler yaklaşımda ise aydınlanma bilgiden kaynaklanır.
Bireyler büyük bir enformasyon ve haber akışı altında. Tek yanlı enformasyon bireylerdeki sol lobun
çalışmasına engel. Ancak şu da bir gerçek ki fertlerin algısının ihmal edilmiş olması kanıksanmamalıdır.
Ne konuştuğun değil karşı tarafın ne anladığı gerçeği unutulmamalıdır. Bu noktadan bakarsak
karşımızdaki insanların bizleri anlamamış olması bir aldanmışlıktan öte bir algı sorunu sayılabilir.
Günümüzde internet, tv, gazete ve ağızdan kulağa şeklinde birçok bilgi kontrolsüz şekilde toplumda
yayılmaktadır. Karmakarışıklık içindeki bilgi kırıntıları, fertler tarafından hangisinin doğru hangisinin
yanlış olduğu konusunda test edilemez. Birde karşımızdaki kişi veya topluluğun sizi kelime olarak
algılaması doğru olabilir fakat anlatımdan kastınız bu değildir. Kavramsal algı yönetimi bu noktada
önem arz eder.
Şu günlerde bu yozlaşma ve bilgi kirliliği had safhaya ulaşmıştır. Birilerinin diğerini ötekileştirdiği,
ötekileşme algısı ile daha da marjinal hale geldiği bir eşik taşımaktayız. Bu nereye gider bilinmez
fakat ayrılma ve ayrışmanın
kişiler tarafından olması kanıksansa da, bunun otorite tarafından yapılması tamamen bir ayrıştırmadır.
Böyle toplumlarda kardeşlik, birlik beraberlik sona erer ve fertler yıllarca beraber oturup kalktığı,
akraba
eş ve dostlarından uzaklaşır. Böylece toplumlarda kapanmaz yaralar açılabilir. Bütün bunların suçlusunun
şu veya bunun olması kapanmaz yaralar açıldıktan sonra mümkün olmayacaktır.
Doğal seleksiyonla ayıklanma canlılarda daha iyi karakterlerin ortaya çıkması ve bu var olan özelliklerini
kullanabilmesini sağlar. Toplumun ortak paydaşlarında fikir erozyonu, ayrıştırma virüsü, nifak tohumları
gibi etkiler bir kesimi diğerine uzak yapıp ötekileşme ve yalnızlaştırmaya neden olabilir. Bu şartlarda
haklı ve doğru olan fikirler bütün toplumda her ne şekilde ötekileştirilirse ötekileştirsin, ne şekilde
baskılanırsa baskılansın mutlaka neşvünema bulacaktır. Zorbaların yaptıkları baskılar ise tarihe gelecek
nesiller için not olarak kalacaktır.
Milletimizin kendi ortak akıl etrafında kenetlenmesi dilek ve temennisi ile.
Kreatif Düşünce ve İnovasyon İBRAHİM KILINÇ / KİŞİSEL MARKALAŞMA UZMANI Günümüzün teknolojilerinin ortaya çıkması ve insanlara...